Sunday, July 08, 2018

Karanlık Çağ

Bazı şeyler asla bulunmamalıdır
mesela Pandora'nın Kutusu
ya da buzluğa saklanan bir kase dondurma.
Aynı anda hem karanlık
hem aydınlık bir arada.
Gecenin bir anda gündüz olduğu
kutup gibi
göründüğü gibi olmayanlar gibi.

Bilgeliği öldürdüler
çocukları, ağaçları ve hayvanları...
Merhametsizlik saraylarında
korunaklı bir taht oldu.
Irkçılık, kuraklık, demonyaklık...
böyle başladı yalnızlık.
Kötülük bir kez daha sevinince
topraklar taşa dönünce
ve haklı olan gömülünce.
Sanat çürüdü,
din çürüdü,
insanlık çürüdü.
Cahillik yeni Kafka oldu.

Öte yandan bir çiçek açtı bir yerlerde
renkler asfaltları eritirken.
Her şeye rağmen
denizin mutlu ettikleri varken,
çiçeğin, limonlu ve yoğurtlu şeylerin.
Kediler ve köpekler
sevgiyle uyudu.
Bazı şeyler sevilince iyileşir çünkü.
Gök taşı yön değiştirir belki.
Bitince ölümle bile dalga geçenlerin
bu kanlı ziyafeti.

Bir kuşun seke seke gelişi gibi,
bir demirin çeliğe dönüşü gibi,
pişmanlık gibi gelecek
gelmekte olan.

Yüzümüzü doğaya dönersek eğer...

Altın Çağ

"Yüzyılı atlatıp hayatta kalanlar dağlara kaçacaklar. Ve sonra iyice ormanlık bölgelere çekilecekler. Kuru, temiz, yumuşak ve insan pisliğinden arınmış bu toprak yeni hanedanın hazinesi olacak. Dünyanın bu kararmış durumunda ne yapmak gerektiğini bilemeyen insanlar, daha sonraki nesillerin aydınlanmasını sağlayarak onlara nasıl yaşamaları ve sevmeleri gerektiğini gösterecekler. Ve kuyruklu yıldızın ikinci sefer belirmesiyle artık çocuklar huzurlu, mütevazı, sevgi dolu büyüyüp altın çağı oluşturacaklar." Mother Shipton